Basmıllar

Basmıllar

Basmılların adının Çince transkripsiyonu Pa-hsi-mi'dir.
Yaşadıkları toprakların bir diğer adı Pi-la Ülkesi idi.

Basmıllar, 603 yılı dolaylarında bildirilen Töles boyları arasında gösterilmezler [188].
Buna rağmen yine de Suei hanedanı devrinde (581-617) Turfan'ın kuzeyi,
Baykal Gölünün güneyi Kırgızların güney doğusunda
dağınık halde yaşadıkları ifade edilmişti. Tun-huang'a 9 bin li (yaklaşık 4500 km)
mesafede oldukları da vurgulanmıştır.
O sıralarda hane sayıları iki binden fazla idi [189].

Çin ile ancak 649 yılında ilk siyasi temaslarını kurabildiler.
her halde bundan önce Sir Tarduşlara bağlı idiler. Bulundukları yere göre bu karara varabiliyoruz.
Bu esnada başlarında Tou-mao tarkan Fei-lo-ch'a bulunuyordu [190].
Ondan da önce Gök-Türk kaganlığına tabi olarak yaşıyorlardı.
Bilge Kagan yirmi yaşında iken yani 703 yılında Basmılların üzerine
bir sefer düzenlediğini bildirmektedir.
Basmılların reisi Iduk Kut, vergisini ödememiş, bunun üzerine Bilge onları yenip
yeniden devlete olan yükümlülüklerini yerine getirmelerini sağlamıştı [191].

Enteresan olan bir başka nokta
Çin kaynaklarının 742 yılına kadar bir daha adlarından bahsetmemeleridir.
Bu durum fazla askeri güce sahip olmadıkları
ve Çin'e nazaran uzakta bulundukları sonucunu ortaya çıkarmaktadır.
Söz konusu yılda iyice kuvvetlenmişlerdi ki,
bu yüzden Uygurlar ile ittifak yaparak Gök-Türk kaganı Ozmış'ı öldürdüler [192].

Bundan sonra onların reisi A-shih-na Ho-la Bilge Kagan oldu [193].
Yardım talebinde bulunmak için Çin'e elçi gönderip teşekkür etti.
Karşılığında çin imparatoru Hsüan-tsung ona mor sivil elbise,
altın süslerle işlemeli kemer ve balık heybesi sundu.
Ancak, aradan üç sene geçmeden Karluklar ve Uygurlar tarafından mağlup edildi.
Yenilgiden sonra Turfan'a kaçan Basmıl reisi sonra Çin başkenti Ch'ang-an'a sığındı.
T'ang hanedanı imparatoru ona sol muhafızları generalliği unvanını tevcih etti.
Geride kalan insanları ise Uygur Kaganlığına tabi oldu [194].

Basmılların adı Şine Usu Yazıtında da beş yerde taşa kazınmıştır.
747'de Uygurların kaganı olan Bayan Çor (Mo-yen Ch'o),
diğer unvanı Tengride Bolmış İl-etmiş Bilge Kagan
kuzeydeki ve batıdaki kavimlerle savaşırken,
Basmıllar düşman olup onun merkezine doğru hareket etmişler,
kagan onları ilk etapta durduramamıştı [195].
Çünkü, o sırada Karluk ve Türgişlerle savaşıyordu [196].
Daha sonra muhtemelen 9. ayda mağlup etmiştir [197].
Bundan sonra ikinci kez daha onlarla savaşan Bayan Çor,
onların gücünü tamamen azaltmıştır [198].

Basmılların adı XI. Yüzyılda yeniden tarih sahnesinde görülmektedir.
Özellikle Doğu Karahanlılar zamanında iki defa adlarından bahsedilir.
Adı açıklanmayan Doğu Karahanlı hükümdarı Basmıl ve Çomullar üzerine
sefer düzenleyip onları mağlup etmiştir [199].
Yine Kaşgarlının zikrettiği ikinci Basmıl seferi yine aynı asrın ikinci yarısında
müslümanların yardım çağrısı üzerine Karahanlı ileri gelenlerinden Arslan Tegin tarafından
kırk bin kişilik ordu ile önce İli Irmağını arkasından Yamar (Emil) Irmağını geçerek
Yabaku reislerinden Büge Budraç kumandasındaki yedi yüz bin
gayri müslim askere karşı tertiplenmiştir.
Yedi yüzbin sayısı abartılı olmalıdır. Fakat, neticede Arslan Tegin,
Yabaku ve Basmıllara karşı büyük bir zafer kazanmıştır [200].
Yine aynı asırda Çin'in kuzey batısındaki Ordos-Alaşan bölgesinde
Basmıl boyunun adı geçmektedir [201].

Basmıllar sağlam yapılı sağlıklı enerjik insanlar idi. Ayrıca cesur oldukları vurgulanmıştır.
Avcılık ve nişancılıkla çok usta idiler. Ülkeleri çok karlı olduğu için tahtadan at yaparlar,
karların üzerinde hızla kayarak geyikleri takip ederlerdi.
Onların zırhı kalkana benzer ve başı yüksektir;
altına at derisinden kıl elbise (parça) koyarlar (yapıştırırlar); karın üzerine koyarlar.
Ağaç ayakkabı gibi ayaklarının altına bağlarlardı.
Eğer bayır aşağı ise üzerinde ilerleyerek geyikleri takip ederler, şayet düz arazide ise
geyiğe doğru sopaların yardımıyla ilerlerler; aynı kayık gibi,
yokuş yukarı ise elleri ile tırmanırlardı.
Her avda yakalanan geyikleri eve götürülüp yenilir. Sonra yerlerini değiştirirler.
Başka bir yere göç ederler.
Huş (kayın) ağacının kabuklarından yapılmış evlerde otururlar.
Kocalar saçlarını keserler ve kayın ağacı kabuğundan şapka yaparlardı [202].

Kaynakça

188. Bkz. SS 84. s. 1879, 1880; PS 99, s. 3203-4. Ayrıca bkz. Taşağıl, Töles..., s. 234-244.
189. TT (T'ung Tien) 1083; WHTK (Wen-hsien T'ung-k'ao) 2717c.

190. Chavannes, Additionalles.., s. 19; Salman, Basmıllar ve Beşbalık bölgesinin Diğer Türk
kabileleri, Marmara Üniv. Türklük Araştırmaları Dergisi, sayı 6, 1991, s. 166.

191. BK (Bilge Kagan Yazıtı), D, 25; ayrıca bkz. H.Salman, ''Basmıllar ve Beşbalık Bölgesinin
Diğer Türk Kabileleri'', s. 165 vd.

192. Tafsilatlı bilgi için bkz. Taşağıl, ''Gök-Türklerin Sonu ve Belgeleri'', Belleten, 236, s. 26-29.;
D.Sinor, The Cambridge History of Inner Asia, Cambridge 1990, s. 313.

193. A-shih-na adının burada kullanması çok ilginçtir. Bu durum bize Basmılların Gök-Türk
hanedanlığı ile olan yakınlığını sorusunu akla getirmektedir.

194. HTS (Hsin T'ang shu) 217B, 6143-44; WHTK (Wen-hsien T'ung-k'ao) 2717c.
195. Şine Usu, G, 4.
196. Şine Usu, G, 5.
197. Şine Usu, G, 7.
198. Şine Usu, G, 12, 13, B, 2.

199. DLT (Divan-u Lugat-it Türk), I, s. 459.
200. DLT, II, s. 312, III, s. 356; O.Pritsak, Karahanlılar mad. İA, VI, s. 260; Salman, aynı eser,
s. 177, 178.

201. Z.V.Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş, İstanbul 1980, s. 144.
202. TT aynı yer; WHTK 2717c.

Çin Kaynaklarına Göre Eski Türk Boyları, 2. Baskı (tıpkıbasım), sf: 53-55,
Türk Tarih Kurumu Yayınları-2013, Prof. Dr. Ahmet Taşağıl